Ebu Hüreyre -radiyallahu anh- den rivayet edildiğine göre şöyle demiştir:
"Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- ile birlikte Hayber savaşına çıktık. Allah da bize fethi müyesser kıldı. Ganimet olarak altın ve gümüş almadık. Sadece eşya, yiyecek ve giyecek aldık. Sonra Vâdil-kurâ'ya çekildik. Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- in kölesi gölgeliğe girmek için ayağa kalktı. Bu esnada kendisine bir ok isabet etti, eceli de bundan oldu.
Bunun üzerine biz 'Ona şehadet mübarek olsun yâ Resulellah!' dedik.
Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem-:
"Hayır! Muhammed'in nefsi kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki, Hayber'de taksim edilmemiş olan ganimetlerden almış olduğu şu hırka ateş olmuş, onun üzerinde alev alev yanmaktadır." buyurdu.
Herkesi bir korku almıştı. Derken bir kimse bir veya iki adet pabuç tasması getirdi ve 'Yâ Resulellah! Bunu Hayber'de almıştım' dedi.
Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:
"Ateşten bir pabuç tasması, yahut ateşten iki pabuç tasması!" (Müslim: 115)
Görülüyor ki çalınan şeyler ateş haline getirilerek hıyanet edenler onlarla azab edilecektir.
Yine görülüyor ki hain harpte öldürülse bile ona şehit denilemez.