Bu eser “Sözler ve Notlar” serisinin ikinci cildi olmakla birlikte, Muhterem Müellifin işaret ettikleri üzere serinin içerisinde en öne çıkan cildidir.
Muhterem Müellif Ömer Öngüt –kuddise sırruh- Hazretleri’nin inci saçılan mübarek dillerinden dökülen hikmet ve esrar dolu hakikat cevherlerinden uzun yıllar hiçbir kayıt tutulmadı. Nihayet bu müstesna eserler vasıtasıyla bu Zât-ı âli’nin sohbetlerinden ilim ve irfan tahsil edemeyenler de bu hakikatlere kitaptan okumak suretiyle de olsa ulaşma imkânı bulmuş oldular.
“... Bunlar hiçbir zaman not edilsin diye akıldan geçmemişti. O zamanlar her gün saatlerce sohbet ederdik, geceleri de devam ederdi. O günler Hazret-i Allah’ın bir lütfuydu. Kardeşlere ‘Bu bir akıştır, bunları tutun, zaman gelecek bunlara biz de muhtaç olacağız!’ derdik de maalesef bir kelimesini bile tutan olmadı...
O zamanlar gençtik, dinçtik, şimdi ise yorgun düştük. Kitaptaki notlar bu yorgun anımıza ve sohbetlerin kesildiği bir zamana rastgeldi.
Not tutulmasında hikmet var diye kabul ediyoruz. Bizim için mühim olan Hakk’tan gelen feyzi nakildir. Yani sohbet esnasında geçen sözler Hakk’tan geldiği için feyz-i ilâhî olur. Sanmayın ki söyleyen kendinden söyler... Söyletildiği kadar hakikat söylenir. “Sözler ve Notlar” Hazret-i Allah’ın ihsânı, fakir, hakir, pürtaksirin naklidir. Biz onların kayıtlı olmasını isteriz ki, o sözlerden kendimiz dahi istifade edebilelim. Zamanında tutulmaya başlansaydı, şimdi mükemmel istifade ederdik...”
Bir Hadis-i şerif’te şöyle buyuruluyor:
“Ümmetimden bir tâife kıyamet kopuncaya kadar Hakk yolunda muzaffer olmaya devam edecek, muhalefette bulunanlar onlara zarar veremeyecektir.” (Buharî)
Din kıyamete kadar bâkidir. Bu devrin karanlık günlerinde bile İslâm’ın nuru gönüllerde parıldamaktadır.