Değerli şahsınız hakkında Cenâb-ı Hakk’ın hususi bir bağışı olan güzel ahlâk ve seçkin özelliklere gerçekten tercüman olan kıymetli mektup ve sözleriniz minnet duygularımı, sevinç ve neşemi ikaz eyledi. Nakşibendiyye tarikatının büyük mürşidlerine pek aşağı seviyede bir bağlılığı bulunan bu âciz kul ve zayıf köle hakkında gösterdiğiniz lütuf ve şefkat karşılığında büyük mükâfatlar kazanacağınız tabiidir. Allah için yaşayan ve yalnız O’nun için olan kişiye mutlaka Allah da onun için olma şerefini verir. Cenâb-ı Hâlik-ı Ekber -celle ve alâ- Hazretleri zahirinizi şeriat nurları, bâtınınızı tarikat sırları ile nurlandırsın. Bütün gayret ve çabalarınızı yalnız kendisinin zikir ve fikrine inhisar ettirsin. Bir saat için de olsa bakâ ve vefasına güvenilmeyen dünya ve dünyevi şeylerin yalancı ve aldatıcı güzellikleriyle aldanıp kederlendirmesin, âmin.
Değerli Hafız Efendi ve Zihni Efendi’lerin sohbet ve sevgileriyle meydana gelen ruhani zevklerden fakir kardeşiniz dahi zevk duydum.
“Yeryüzünde Allah’ı zikretmek için iki-üç kişi birkaç anlık da olsa bir araya geldiklerinde semâlar ona imrenir.”
Cenâb-ı Allah cümlemizi feyizlendirip fâkirinizi dahi hüsn-i zannınız nisbetinde hesaba çeksin, âmin.
Değerli ve asil evlâdınız Bahâeddin Efendi’ye selâmlarımı arzederim. Bâki, es-Selâmü aleyküm.