• Hacc menasiki sona erince Seyyid-i Kâinat Sebeb-i Mevcudat -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz'in Ravza-i pâk'ini ziyaret için Medine-i münevvere'ye gidilir. Yolda her zamandan daha çok salât-ü selâm getirilir.
Hadis-i şerif'lerinde buyururlar ki:
"Bir kimse hacceder, ondan sonra kabrimi ziyaret ederse, hayatımda beni ziyaret etmiş gibi olur." (Câmiüs-sağir)
"Kabrimi ziyaret eden kimseye şefaatim vâcib olur." (Keşfül-hafâ)
"Bir kimse haccettikten sonra beni ziyaret etmezse, bana cefa etmiş olur." (Câmiüs-sağir)
• Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimizi ziyaret, Allah-u Teâlâ'ya yaklaşmanın ve Peygamber sevgisini gönüllere yerleştirmenin en güzel vesilesidir.
Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime'sinde buyurur ki:
"Eğer onlar kendilerine zulmettikleri vakit, sana gelip de Allah'tan tevbekâr olarak günahlarının bağışlanmasını isteselerdi, sen Peygamber de kendileri için af isteyiverseydin, elbette Allah'ı affedici ve merhametli bulurlardı." (Nisâ: 64)
Bu ilâhî beyandan anlaşılıyor ki, hayat-ı saâdetlerinde olduğu gibi, bekâ âlemine intikal ettikten sonra da müminler huzuruna gider ve orada Allah-u Teâlâ'dan af dilerlerse, elleri boş çevrilmez.
Bu itibarla hacceden her müslümanın Hacc'dan önce ve sonra Medine-i münevvere'yi ziyaret etmesi, Mescid-i nebevî'de namaz kılması asırlar boyunca müslümanlar arasında terkedilmeyen bir sünnet olarak devam edegelmiştir. Müslüman Resulullah Aleyhisselâm'ı kitaptaki bilgilerle tanımanın ötesinde sanki onu bizzat görerek imanını ve ikrarını tazelemiş olur. Yaşadığı yerleri ve kabr-i şerifini ziyaret etmiş, tebliğ vazifesini en yüksek seviyede yerine getirdiği mekânlarda onun risaletine bir daha şehâdet etmiş olur.
"Allahümme hâzâ haremü nebiyyike ve mehbitu vahyike, femnün aleyye bid-duhuli fîhi, vec'alhü vikâyeten lî minennâr. Ve emânen minel-azâbi, vec'alnî minel-fâizîne bi-şefâatil-Mustafa yevmel-meâb."
"Allah'ım! Burası senin peygamberin Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-in haremidir, Senin vahyinin ona indiği mübârek beldedir. Bu ziyâretimi, benim için cehennemden korunma, hesâb ve azâbtan güven vesilesi kıl. Beni dönüş günü sevgili Peygamber'in şefâatiyle kurtuluşa erenlerden eyle."
"Bismillâh ve alâ milleti Resulillâh. Rabbi edhılnî müdhale sıdkın ve ahricnî muhrace sıdkın vec'allî min ledünke sultânen nasîrâ. Allahümme salli alâ Muhammed'in ve alâ âli Muhammed. Kemâ salleyte alâ İbrahim'e ve alâ âl-i İbrahim, inneke hamîdün mecîd. Allahümme bârik alâ Muhammed'in ve alâ âli Muhammed. Kemâ bârekte alâ İbrahim ve alâ âl-i İbrâhim, inneke hamîdün mecîd. Allahümmağfir lî zünûbî veftah lî ebvâbe rahmetike ve fazlik."
"Allah'ın yüce adı ile, Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem-in sünneti üzere... Rabb'im! Beni dâhil ettiğin bu mukaddes beldeye esenlik ve hoşnutlukla koy, çıkaracağın yerden selâmetle çıkar, bana yüce katından beni destekleyici kuvvet ihsân eyle. Allah'ım! İbrahim ve âilesinin şeref ve mertebesini yüce kıldığın gibi, sevgili Peygamberimiz Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-in şeref ve mertebesini de yücelt. Şüphesiz ki sen övülmeye lâyıksın, yüce kerem ve şân sâhibisin. Allah'ım! İbrahim ve âilesinin şânını yücelttiğin ve yakışmayan sıfatlardan uzak kıldığın gibi Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-in ve onun temiz âilesinin şânını da yücelt ve yakışıksız sıfatlardan uzak eyle. Şüphesiz ki sen övülmeye lâyıksın, yüce kerem ve şân sahibisin. Allah'ım! Günahlarımı yarlığa, rahmet, lütuf ve fazilet kapılarını aç bana."
• Mümkün olursa bu "Nûr beldesi"ne girmeden veya girdikten ve eşyasını kalacağı yere yerleştirdikten sonra gusledilir, güzel koku sürünülür. Salâvât-ı şerif'e getirerek huzur ile Habib-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem-in Harem-i şerif'ine gelinir. Bâb'üs-selâm veya Bâb-ı Cibrîl denilen kapıların birinden Mescid'e girilir. O edebi bahşetmesi için Allah-u Teâlâ'ya sığınarak ziyaret edilir.