Hakikat Yayıncılık - Muhterem Ömer Öngüt’ün Eserleri | Hakikat Dergisi | Hakikat Medya | Hakikat Kırtasiye
Arama Yap
ASHÂB-I KİRAM -Radiyallahu anhüm- HAZERÂTI'NIN HAYATI - HAZRET-İ EBU BEKİR SIDDÎK -Radiyallahu Anh- (6) - Ömer Öngüt
HAZRET-İ EBU BEKİR SIDDÎK -Radiyallahu Anh- (6)
ASHÂB-I KİRAM -Radiyallahu anhüm- HAZERÂTI'NIN HAYATI
Dizi Yazı - Ashâb-ı Kiram -r. anhüm-
1 Kasım 2013

 

ASHÂB-I KİRAM -Radiyallahu anhüm- HAZERÂTI'NIN
HAYATI

Ashâbım Yıldızlar Gibidir. Hangisine Uyarsanız Hidayeti Bulmuş Olursunuz." (Beyhâkî)

HAZRET-İ EBU BEKİR SIDDÎK -Radiyallahu Anh- (6)

 

Hem Ciharyâr-i Güzin Hem de Aşere-i Mübeşşere:

Aşere-i mübeşşere'den olan Saîd bin Zeyd -radiyallahu anh- der ki: "Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem-in şöyle söylediğini işittim: "Ebu Bekir cennetliktir, Ömer cennetliktir, Osman cennetliktir, Ali cennetliktir, Talha cennetliktir, Zübeyr cennetliktir, Sa'd bin Mâlik cennetliktir, Abdurrahman bin Avf cennetliktir, Ebu Ubeyde bin Cerrah cennetliktir."

Râvi der ki: "Zeyd onuncuda sükût etti. Dinleyenler: "Onuncu kim?" diye sordular.

(Bu talep üzerine):

"Saîd bin Zeyd!" dedi. Yani bu, kendisi idi.

Sonra ilâve etti: "Allah'a yemin ederim ki, onlardan birinin Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- ile birlikte yüzü tozlanacak kadar bulunuvermesi, sizden birinin ömrü boyu çalışmasından daha hayırlıdır, hatta ömrü Nuh Aleyhisselâm'ın ömrü kadar uzun olsa bile." (Ebu Dâvud: 4648)

 

Ubudiyet:

Önce Resulullah Aleyhisselâm'da daha sonra da Hazret-i Allah'ta fenâya erdi, vuslatı buldu, marifet-i İlâhi kaynağına ulaştı.

Huşû ve takvâ üzere ibadet eder, namaza kalktığında havf ve haşyetten dolayı tir tir titrerdi. Gözü yaşlıydı. Kur'an-ı kerim okurken hem ağlar, dinleyenleri de ağlatırdı.

Muhabbetullah ile ciğeri püryan olduğundan, yanında duranlar onun ağzından yanık ciğer kokusuna benzer bir koku duyduklarını anlatırlardı.

Bir gün bir zât Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz'e gelir ve der ki "Yâ Resulellah! Senin arkadaşın Ebu Bekir her gün evinde ciğer pişiriyor, kokusu geliyor, komşuluk hakkını bize vermiyor."

Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz Sıddîk-ı Ekber -radiyallahu anh-i çağırır ona durumu sorar. O da buyurdu ki; "Yâ Resulellah! Bizim evimizde ciğer pişmez. Şu kadar var ki, Allah-u Teâlâ'ya muhabbetimden ciğerlerim kavruluyor, onlar onun kokusunu duysa gerek."

Cahiliyet zamanında dahi asla puta tapmamış, içki içmemiştir. Haramdan ve şüphelilerden son derece sakınırdı. Nitekim bir kölesinin sihir karşılığı aldığı sütü içince, boğazına parmak salarak istifra etmeye başlamış, neredeyse ölecek hale gelmişti. Daha sonra;

"Allah'ım! Midemde kalıp damarlarıma karışan kısmından sana sığınırım." diye duâ etti.

"Başıma ne geldiyse hep bunun yüzünden" der, dilin afâtından çok korkardı. Son derece sade yaşar, geçimini ticaretle temin ederdi. Evi misafire her zaman açıktı.

Hazret-i Ebu Hüreyre -radiyallahu anh-den rivayet olunduğuna göre Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:

"Bugün sizden kim oruçlu olarak sabahladı?"

Hazret-i Ebu Bekir -radiyallahu anh-: "Ben!" dedi.

Resulullah Aleyhisselâm: "Bugün kim bir cenazeye katıldı?" buyurdu. Yine Hazret-i Ebu Bekir -radiyallahu anh-: "Ben!" dedi.

Resulullah Aleyhisselâm: "Bugün kim bir hastayı ziyaret etti?" dedi. Bu sefer de Hazret-i Ebu Bekir -radiyallahu anh-: "Ben!" dedi.

Bunun üzerine Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz:

"Bunlar bir kimsede biraraya geldi mi, o kimse mutlaka cennete girer!" buyurdular." (Müslim)

Halife olduktan sonra bir hutbesinde şöyle dediği rivayet edilmiştir. Kays İbn-i Hazm anlatıyor:

"Hazret-i Ebu Bekir -radiyallahu anh- Cenâb-ı Hakk'a hamd ve senâdan sonra dedi ki: "Ey insanlar siz şu Âyet-i kerime'yi okuyorsunuz amma yanlış anlıyorsunuz:

"Ey iman edenler! Siz kendi nefislerinizi ıslah etmeye bakın. Siz doğru yolda bulundukça yoldan sapanların size zararı olmaz. Hepinizin dönüşü Allah'adır. O zaman yaptıklarınızı size haber verecektir." (Mâide: 105) Âyet-i kerime'sini okudu.

Biz Hazret-i Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz'in; "İnsanlar zâlimi görüp elinden tutmazlarsa Allah'ın hepsine umumi belâ göndermesi yakındır." dediğini işittik.

Ben de; "İçlerinde kötülükler işlenen bir topluluk bu kötülükleri bertaraf edecek güçte olduğu halde seyirci kalır, müdahale etmezse Allah'ın umumi belâ göndermesi yakındır." dediğini işittim." buyurmuşlardır."

Ebu Bekir Sıddîk -radiyallahu anh- Hazretlerimiz kabrini kazan bir zâta:

"Kabir kazmak marifet değil, kabir için hazırlanmak marifet." buyurmuşlardır.


  Önceki Sonraki