Şehit haberlerinin ve askerlerimizin terörle mücadelesinin sıkça gündeme geldiği bu günlerde “Mehmetçik” kelimesi de aynı şekilde sıkça karşımıza çıkıyor. Bizler ebeveynler olarak “Mehmetçik” kelimesinin taşıdığı anlam yükünü kavramakta zorluk çekmiyoruz. Ancak küçük çocuklarımızdan aynı kavrayışı beklememiz tabiatıyla mümkün değil.
Birlik ve beraberliğimizin çok önemli olduğu şu günlerde, ebeveynler olarak “Mehmetçik” kelimesini çocuklarımıza anlatmakta fayda vardır. Çünkü bu kelimenin içeriği günümüzde ortaya konulan mücadelenin içinde bulunanların “kutlu bir görev”de olduğunu ifade etmektedir.
Mehmetçik kelimesinin sözlük anlamı: Kahraman ve mücahit manasında Türk askerine, sevgi duygusuyla verilen isimdir. Fakat biz ebeveynler olarak çocuklarımıza, Mehmed’in Muhammed’den geldiğini öğretmeliyiz. Bu asil millet, o kadar güzel olunamayacağını bildiği için, Muhammed’i Mehmed yapmıştır… Mehmed ve Muhammed kelimelerinin Osmanlıca harfleriyle yazılışı aynıdır. Yazılışta aynı olan kelimeyi Osmanlılar okunuşta farklı söylemek suretiyle aynı zamanda Resulullah Aleyhisselâm Efendimiz’in ismine hürmeten bu şekilde telâffuz etmişlerdir. Böylece, ”O’nun kadar güzel olunamaz ama, olunabildiği kadar da onun gibi olmalı” mesajını vermişlerdir… Örnek, önder, rehber, sadece odur. Bu gerçeği vurgulamak için Mehmed’i sevmiş, yaymış ve iftiharla taşımış isim olarak…” Mehmed isimli çocuklarımız bu açıklamalardan sonra isimleri ile gurur duyacaklardır. Fakat Efendimiz’in tek ismi yok; bütün Ahmetler, Mahmutlar ve Mustafalar da onun adını taşıyor, ayrıca unutmayalım en önemlisi onun ahlâkını taşımaktır.
Milletimiz peygamberine sevgisinin bir tezahürü olarak çocuklarına çok sayıda “Mehmed” ismi vermiştir. Bu yüzden askerine de Mehmetçik demiş… Cephelerde şahlanan ve meydanları düşmanına dar eden kahramanlarını, “Küçük Mehmedler” diye anmış…
Demek istemişler ki, Muhammed’den ilhamlı Mehmed’in, küçük bir örneği böylesine kahramandır. Varın gerisini hesap edin… Varın, aslını özünü, hakikisini bir tahmin edin.
Çocuklarımıza küçüktür anlamaz muamelesi yapmamız doğru değildir. Genelde anne-babalar olarak özellikle haber saatinde evde sessizlik isteriz, ama çocuklarımızın merakını giderecek şekilde ilgilerine karşılık vermeyiz. Çocuklarımızı da onların anlayacağı bir dil ile gündemden haberdar etmek faydalı olabilir. İleride yaşanması muhtemel savaş gibi, ekonomik sıkıntı gibi zamanlara hazırlanmış olurlar. Toplumdaki acıyı çocuklarımızın da hissetmelerini ve bu konuya duyarlı olmalarını sağlamış oluruz. Çünkü acı çekenlerden haberi olmayan kişiler acıları dindirmenin yollarını da bulamaz.
Mehmetçiğin ülkemiz için yaptığı fedakârlıkları anlatarak, çocuklarımızdaki fedakârlık ve vatan duygularını geliştirmemiz gerek. Türkiye’nin en uç köşesinde; zamandan, mekândan ve hatta çağından uzak, dağların tepesinde, sıcak ve soğuk tüm tabiat şartlarında canla başla coşkuyla görevlerini yapan ve: “Biz vatanı bekliyoruz, siz rahat uyuyun!” diyen Mehmetçiğe, sıcak evimizde sıcak yatağımıza yatmadan önce çocuklarımız ile ellerimizi açıp ”Allah da senin yardımcın olsun Mehmetçik” diye dua etmek de bir vefa borcu olsa gerek.
Milleti için gönülden hizmet eden Mehmetçikleri, “Gazi” ve “Şehit”lerin bu uğurdaki kutsal vazifesini anlatmalı ve dualarımızla her zaman destekçileri olmalıyız. Var olun sağ olun.
Bastığın yerleri "Toprak" diyerek geçme, tanı!
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı,
Sen şehid oğlusun incitme yazıktır atanı,
Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı.*
Merhum Mehmed Âkif Ersoy’un şu dizelerindeki ruhu önce kendimiz taşımalı, sonra çocuklarımıza aşılamalıyız.
