Zikrullah ilâhî bir emir gereğidir. Yüce dinimizin emir buyurduğu ne kadar ibadet varsa hepsi de zikrullahın ikamesi ve icrâsı içindir.
Allah-u Teâlâ Kur’an-ı kerim’inde:
“Benim zikrim için namaz kıl!” (Tâhâ: 14)
Âyet-i kerime’si ile dinin direği ve temeli, ibadetlerin rehberi olan namazı emretmiş olduğu gibi:
“Ey iman edenler! Allah’ı çok çok zikredin.” (Ahzâb: 41)
Âyet-i kerime’si ile de kendisini zikretmeyi emretmiştir. Namaz da ilâhî bir emirdir, zikrullah da ilâhî bir emirdir.
İnanan bir mümin için hidayete ererek dünya saâdetine ve ahiret selâmetine nâil olmaktan daha büyük bir lütuf tasavvur edilemez.
Zikrin mânâsı, Allah-u Teâlâ’nın yüceliğini meth-ü senâ etmek maksadı ile dilden ve gönülden gelen güzel kelimelerle anmak demektir.