15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye çok büyük bir tehlike atlattı. İslâm ve vatan haini, küffarın ajanı Fetullah Gülen ve gürûhu büyük bir kalkışma ile Türkiye’yi küffara peşkeş çekmek istediler. Ancak Hazret-i Allah bunlara fırsat vermedi, milletimize büyük bir nusret bahşetti. Devamını Oku
Allah-u Teâlâ küffarı bize düşman olarak tanıtıp ikaz ettiği halde; memleketimizde “Diyalog ve Hoşgörü” adı altında ortaya çıkıp gerek dinimizde ve gerek vatanda çok büyük zararlara sebep olan münafıkların iç yüzünü Âyet-i kerime ve Hadis-i şerif’lerle ortaya seren müstesna bir eserdir. Devamını Oku
“Ey inananlar! Yahudi ve hıristiyanları dost edinmeyin! Onlar birbirinin dostudurlar. Sizden kim onları dost edinirse, o onlardandır.” (Mâide: 51) Âyet-i kerime’sinde buyurulduğu üzere Müslümanlara hiçbir zaman dost olmayan Yahudi ve hıristiyanlar ile onları dost edinen münafıkların içyüzü bu eserde. Devamını Oku
Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime’sinde şöyle buyurmaktadır: “Allah katında din İslâm’dır.” (Âl-i imran: 19) Devamını Oku
Allah-u Teâlâ Hadis-i Kudsi’de şöyle ferman buyurmuştur: “Velilerimden birisine düşmanlık eden kimseye ben harp ilân ederim.” (Buharî. Tecrid-i sarih: 2042) Devamını Oku
Memleketimizde uzunca bir zaman “Hoşgörü” adı altında aslında “Küfrü Hoşgörü” icraatı yapıldı. FETÖ bu zemini hazırladı. Bu sayede küffar memleketimize misyonerlerini saldı, Avrupa Birliği adı altında memleketimizi istilâ etmeye çalıştı. Bu eser; herkesin şuursuzca bu girdaba kapıldığı bir zamanda, bu aziz milleti uyandırmak için kaleme alındı. Devamını Oku
Bu eser; 2006 yılında devrin Hıristiyan Haçlı Papasının dinimize ve Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz’e dil uzatan açıklamaları üzerine Ekim 2006 tarihli Hakikat Aylık İslâm Dergisi’nde yayınlanan başyazının kitapçık haline getirilmesi suretiyle hazırlanmıştır. Devamını Oku
Muhterem müellif Ömer Öngüt -kuddise sırruh- Hazretleri FETÖ Terör Örgütü’nün içyüzünü 1994 yılından itibaren Hakikat Aylık islâm Dergisi’ndeki makaleleri ile duyurmaya çalışmışlar, 1999 yılında da bu eseri neşretmişlerdir. Devamını Oku
Muhterem Ömer Öngüt -kuddise sırruh- Hazretleri hakkında sahte profesör Ahmet Akgündüz aleni yalanlar uydurmuş, iftira ve hakaret etme cüretinde bulunmuştur. Bu sahte profesörün içyüzünü, nasıl bir yalancı olduğunu, nasıl bir iftiracı olduğunu, niçin böyle bir fitne çıkarmaya çalıştığını arz ediyoruz. Sen de gör, âlem de görsün? Devamını Oku
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ)’nün her ne kadar büyük kısmı temizlenmiş olsa da kalanları en iyi bildikleri işi yapmaya devam ediyorlar. Hem kurumlara hem de müslümanlar arasına sızıp, ortalığı ifsad etmeye, zihinlerde kararsızlık oluşturmaya, devleti, milleti birbirine düşürmeye, ortamı, halkı provoke etmeye çalışıyorlar. Devamını Oku
Fetullah Gülen'in İslâm maskesi altında hem dinimize hem de vatanımıza yapmış olduğu büyük ihanet Türkiye'de değil İslâm dünyasında ve hatta bütün dünyada büyük bir fitneye sebep oldu. İslâm dini büyük zarar gördü. Dış düşmanın yapamadığını bu hain münafıklar yapmış oldu. Devamını Oku
Küffâr milletlerinin ve onlara hizmet eden ajan-misyonerlerin yüzyıllar boyu yapamadığını son 10 yıldır “Hoşgörü-Diyalog” adı altında bu millete küffârı ve küffârın küfrünü hoş gösterenler yapmıştır. Bugüne kadar gizliden gizliye çalışan ajan-misyonerler artık alenen çalışıyorlar, niyetlerini gizlemedikleri gibi artık rahat çalışabilmekten memnuniyetlerini ifade ediyorlar. Devamını Oku
Türkiye çok büyük bir tehlike atlattı. İslâm ve vatan haini, küffarın ajanı Fetullah Gülen ve güruhu büyük bir kalkışma tertip etmeye çalıştı. Türkiye’yi küffara peşkeş çekmek için harekete geçtiler. Ancak Hazret-i Allah bunlara fırsat vermedi. Allah-u Teâlâ din ve vatan bölücüsü bu hain terörist güruha karşı milletimize büyük bir nusret bahşetti. Devamını Oku
Hıristiyanlar tarihten gelen haçlı zihniyetini, barbarlığını, kinini, katliam ve işkencelerini günümüzde Irak'ta, Afganistan'da ve daha birçok yerde sürdürürken, Papa'nın bu açıklamaları yeni katliamların, savaşların habercisidir. Papa'nın Peygamber'imize hakareti, İslâm'ı akıl dışı din diye ilân etmesi, iftira ve yalanlara hakikati örtmeye çalışması köhne karanlık ortaçağ zihniyetinin tezahürüdür. Bugünün papazları aynı papazlar! Devamını Oku
Bunlar artık dinlemez oldular. Anlamaz oldular. Bunlar küfrü hoş görüyorlar ve hoş göstermeye çalışıyorlar. Müslümanları da var güçleri ile kâfir yapmaya çalışıyorlar. Çokları geldi amma küfre sokmak için zorlayan gelmedi. Bu hoşgörüyü bunlar icat ettiler. Dış düşmanından fazla zarar görmezsin, çünkü cephesi var, imanını korursun. Fakat iç düşmanın cephesi yok. Müslüman zannedersin ve aldanırsın, imanından olursun. Devamını Oku
Resulullah Aleyhisselâm’ı methetmeye beşerin gücü yetmez. Zira onu bizzat Allah-u Teâlâ ve Tekaddes Hazretleri methetmiştir. Kur’an-ı kerim’de birçok Âyet-i kerime’de onun hususiyetleri zikredilmiştir. O madden manen bütün alemlere bir rahmettir. Zira bütün alemler onun nurundan yaratılmıştır. O olmasaydı felekler yaratılmazdı. Bunlar ve bunlar gibi daha nice hakikatleri Allah ve Resul’ünün beyanlarından öğreniyoruz. Devamını Oku
Bu hâinleri nasıl tanırsınız? Dinini değiştirmezden evvel İslâm’ın lehine, küfrün aleyhine konuşur ve hareket ederlerdi. Dinini değiştirdikten sonra sinsi sinsi müslümanları küfre dâvet ederler. İsimlerini ne zaman değiştirecekler? Hakk biliyor, halk da bilsin! Küffârın memleketimize ve bu millete nüfuz etmesine zemin hazırlayan bu münafıklar küffârın ajanıdır. Küffârın yapamadığını İslâm maskesi altında yapmaktadırlar. Çünkü bunlar satılmış kimselerdir. Yahudi ve hıristiyanların namına çalışır Devamını Oku
Küffardaki gayrete bir bakın, bir de “İslâm’ım!” diyenlerin hâline ve gafletine bir bakın! Bunu müslüman yapar mı? Kâfirin küfrü bâtıldır. Zira Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime’sinde: “Allah katında din İslâm’dır.” buyuruyor. (Âl-i imrân: 19) Bu bir fermân-ı ilâhi’dir.Amerika Yusuf İslâm’ı memleketlerine koymadı, İslâm yayılır korkusuyla, İslâm’ın yayılmaması için... Bunlar ise küfre karşı kapılarını ardına kadar açtılar. Bu pislik ne ile temizlenir? Bunlara ne denir? Devamını Oku
Allah-u Teâlâ Kelâm-ı kadim’inde yahudi ve hıristiyanların küfrünü, İslâm’a ve müslümanlara olan düşmanlıklarını haber vermiş, küfürden ve bu küfür ehlinden korunmamız için bize emir ve nehiyler vazetmiştir. Yahudi ve hıristiyanlar küfürde ve İslâm düşmanlığında ortak oldukları gibi; yahudilerin İslâm düşmanlığı bütün insanlar içerisinde en şiddetlisidir: “İnsanlar içerisinde müminlere en şiddetli düşman olarak yahudileri bulursun.” (Mâide: 82) Devamını Oku
Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime’sinde buyurur ki: “Sen onların dinine uymadıkça ne yahudiler ne de hıristiyanlar senden aslâ hoşnut olmazlar.” (Bakara: 120) Yahudi ve hıristiyanlar hiçbir yerde, hiçbir tarihte müslümanlara dost olmamışlardır. Müslümanlarla savaşmakta her zaman için birbirine dost olmuşlardır. İnkâr ve sapıklıkta birleştikleri için, müslümanlara karşı bir el gibidirler. Bu sert ve şiddetli hüküm, müslümanların onlardan uzak durmalarını ve sakınmalarını ihtar içindir. Devamını Oku
Hazret-i Allah iman ile küfrü kesin olarak birbirinden ayırmıştır: “İman ile küfür birbirinden kesin olarak ayrılmıştır.” Bakara: 256) Allah-u Teâlâ müminlerle kâfirlerin arasındaki berzahı açık ve kesin olarak ilan etmiş, “Birbirine hasım iki zümre.” (Hac: 19) buyurarak inananlarla inanmayanları birbirinden ayırmış, küffarın İslâm’ın ve müslümanların hasmı olduğunu iman ehline duyurmuştur. Nasıl ki küffar İslâm’ın hasmı ise, iman ehli de küfrün hasmıdır. İlâhi hüküm budur. Devamını Oku
“Şüphesiz ki benden sonra ümmetimden bir zümre gelecektir. Onlar Kur'an okuyacaklar. Fakat Kur'an'ın feyzi onların boğazlarından öteye geçmeyecektir. (Yalnız dilde kalacaktır). Nitekim onlar, okun avı delip geçtiği gibi dinden çıkacaklar, bir daha da ona dönemeyeceklerdir. İşte bütün insanların ve hayvanların en kötüsü bunlardır.” (Müslim: 1067) Devamını Oku
Sûret-i haktan görünen narcılar olsun, münafıklar olsun, onların tertip ve tezahüratları olsun; Allah-u Teâlâ’nın emir ve hükümleri ortaya çıkınca küfürde oldukları ortaya çıktı. Din-i İslâm’a ve güzel vatanımıza yaptıkları büyük ihanetten ötürü, bütün müslümanlar ve bilhassa nurcu müslümanlar bu kâfirlerden nefret ettiler, ikrah ettiler ve lânet ettiler. Allah-u Teâlâ’nın ve meleklerinin lâneti de bunların üzerinde oldu. Devamını Oku
Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime'sinde buyurur ki: "Allah katında din İslâm'dır." (Âl-i imran: 19) Akla şöyle bir soru geliyor: Sizin bu haham ve papazları Urfa'ya sonra da Tarsus’a çekmekteki gayeniz ne idi? Onları niçin dâvet ettiniz? Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz krallara mektup yazıp onları İslâm’a dâvet ediyordu. Siz ise haham ve papazları İslâm'a dâvet etmek için mi çağırdınız, yoksa kâfir olduğunuza dâir onları şâhit tutmak için mi çağırdınız? Bu soruya cevap lâzımdır. Devamını Oku
Küfrü hoş gören narcılar, son dört-beş yıldır hıristiyan papa ve papazlarla, yahudi hahamlarla bir yakınlaşmaya girmişler, İslâm ümmetine küfrü hoş göstermeye çalışıyorlar. O kadar ileri gittiler ki “Kardeşiz” bile dediler. Oysa Allah-u Teâlâ iman ile küfrü kesin olarak ayırmıştır. “Hem müslüman olayım, hem kâfir olayım” demek olmaz. Devamını Oku